Bilim insanları Hint Okyanusu’nun yaklaşık 6,5 kilometre derininde iki salyangoz balığı türünü keşfetti. Minderoo-Batı Avustralya Üniversitesi Derin Deniz Araştırma Merkezi’nden araştırmacılar, Hint Okyanusu’nun keşfedilmemiş yerlerini incelemek için derinlere indi. 100 bin dolarlık keşif ekipmanıyla 30 dolarlık basit bir kapandan yararlanan ekip, keşfedilen iki türün pul yerine yarı saydam jelden yapılmış bir gövdesi olduğunu ve boylarının 10 ile 25 santimetre arasında değiştiğini bildirdi.
‘DÜNYA’NIN EN DERİN NOKTASI OLAN MARİANA ÇUKURU’NDA HAYATLARINI SÜRDÜRÜYOR’
Independent Türkçe‘nin aktardığı Sydney Morning Herald’ın 10 Mayıs tarihli haberine göre ülkenin batısının yaklaşık 370 kilometre açığında ve Hint Okyanusu’nun yaklaşık 6,5 kilometre derininde iki salyangoz balığı türü keşfedildi. Salyangoz balıkları dünyanın hemen hemen her yerinde bulunuyor. Bu balık ailesinin üyelerinden bazıları yüzeyin hemen altında yaşarken, bazıları Dünya’nın en derin noktası olan Mariana Çukuru’nda hayatlarını sürdürüyor.
Minderoo-Batı Avustralya Üniversitesi Derin Deniz Araştırma Merkezi’nden araştırmacılar, Hint Okyanusu’nun keşfedilmemiş yerlerini incelemek için derinlere indi. 100 bin dolarlık keşif ekipmanıyla 30 dolarlık basit bir kapandan yararlanan ekip, daha önce bilinmeyen iki salyangoz balığı türünü keşfetti.
BOYLARI 10 İLE 25 SANTİMETRE ARASINDA DEĞİŞİYOR
Uzmanlar keşfedilen iki türün pul yerine yarı saydam jelden yapılmış bir gövdesi olduğunu ve boylarının 10 ile 25 santimetre arasında değiştiğini bildirdi.
Öte yandan salyangozların yüzeye çıkarıldıktan sonra sıcaklık yüzünden erimeye başladığı açıklandı. Araştırma ekibinden Alan Jamieson, “Balıklar kapandayken aslında pişiyor çünkü son 10 milyon yılda 25 dereceyi hiç görmediler” diye konuştu.
‘GÖVDELERİ BOYUNCA BÜTÜN İÇ ORGANLARINI GÖREBİLİRSİNİZ’
Denizbilimci Todd Bond ise iki balık keşfetmelerine şaşırdığını belirterek, “Çok hızlı bir şekilde parçalanan jelleri var. Bu yüzden epey yumuşak ve neredeyse şeffaflar. Gövdeleri boyunca bütün iç organlarını görebilirsiniz” dedi.
Balıkların bilimsel olarak tanımlanmasının yıllar alabileceği belirtildi.
