• Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
26 Ocak 2021
Malum Medya
  • Gündem
  • Kadın
  • Ekoloji
  • Forum
  • Çeviri
  • Video
No Result
View All Result
Malum Medya
  • Gündem
  • Kadın
  • Ekoloji
  • Forum
  • Çeviri
  • Video
No Result
View All Result
Malum Medya

İhbar hattına 3 ayda 2 bin 125 kadın başvurdu

TKDF acil yardım hattını son 3 ayda 2 bin 125 kadın aradı. Salgınla birlikte kadına yönelik şiddetin arttığını söyleyen TKDF Başkanı Canan Güllü, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin had safhaya ulaştığını ifade etti.

5 Haziran 2020
İhbar hattına 3 ayda 2 bin 125 kadın başvurdu
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsApp ile Paylaş

Bunları okudunuz mu?

Gergerlioğlu: Tacizin belgesi mi olur?

DTK Eşbaşkanı Güven hakkında tutuklama kararı

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), acil yardım hattına gelen kadına yönelik şiddet çağrılarının son 3 aylık verilerini paylaştı. Türkiye’nin 53 ilinde gelen aramalarda, kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddet, komşu ihbar, sığınma evleri başvurusu, hukuki destek sağlanması gibi başvurular yer aldı.
Mezopoptamya Haber Ajansı’ndan Semra Turan’ın haberine göre saon 3 aylık verilerde, acil yardım hattına Mart ayında toplam 904 çağrı geldi. Yapılan bu çağrılarda fiziksel şiddet 578, psikolojik şiddet mağduru 80, komşu ihbarı 113, acil vaka 48, sığınma evi talebi 60, hukuki destek talebi 25 oldu. Nisan ayında da toplam 730 çağrı geldi; bunlardan fiziksel şiddet 651, acil vaka sayısı 45, komşu ihbarı 34 olarak yansıdı. Mayıs ayında gelen 491 aramanın ise aile içi şiddetle ilgili kayıt açılan vaka sayısı 274, aile içi şiddetle ilgili başvuran kişi sayısı 182,  acil komşu ihbar hattı 35 olarak izledi.
Kadın Meclisleri, Türkiye’de koronavirüs (Kovid-19) salgının başladığı 11 Mart ile 20 Mayıs tarihleri arasında 51 kadının katledildiğini geçtiğimiz günlerde açıklamıştı.
BAŞVURULAR ARTTI
Acil yardım hatlarına yansıyan son 3 aylık verileri değerlendiren TKDF Başkanı Canan Güllü, salgının ilk ayında kadınların devletin bünyesindeki acil yardım hatlara başvurduğunu, ancak hiçbir şekilde cevap alamadıklarını söyleyerek, bundan kaynaklı kadın örgütlerine başvuruların çoğaldığını söyledi. Kadın örgütlerin hızlıca örgütlenip, salgına rağmen çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Güllü, kadınların yaşadıklarına cevap olmaya çalıştıklarını ifade etti. Güllü, devlet kurumlarının salgın döneminde kadına yönelen şiddetin önlenmesi için ciddi bir çalışma yürütmediğini söyledi.
SALGINDA İSTİSMARLARIN ÜSTÜ ÖRTÜLDÜ
Güllü, salgının başladığı Mart ayında şiddeti yaşayan, gören, duyan herkesin kadın örgütlerine ihbarda bulunduğunu belirterek, toplumsal duyarlılık açısından bunun önemli olduğunu vurguladı. Yaklaşık 3 aydır cinsel istismara dair herhangi bir ihbar almadıklarını paylaşan Güllü, neden olarak bu vakaların üstünün örtülmesini gösterdi. Salgının ilk ayında ciddi sıkıntı ve zorlukların yaşandığına dile getiren Güllü, Nisan ayında ihbar hatlarına yansıyan verilere bakıldığında şiddetin devam ettiğini, Mayıs ayında ise özellikle fiziksel ve psikolojik şiddetin yoğunluğunu koruduğuna dikkat çekti.
TEHLİKELİ AÇIKLAMALAR
Yetkililerin Türkiye’de sanki kadına yönelik şiddet olmuyormuş algısı yaratan açıklamaları üzerinde duran Güllü, ‘Kadına yönelik cinayetler azaldı’ açıklamalarının son derece tehlikeli bir yaklaşım olduğunu vurguladı. Güllü, “Hiçbir zaman Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin hangi boyutta olduğunu net bir şekilde göremedik. Çünkü bir veri çalışması yok. Kadın örgütleri de medyaya yansıyan ve ihbar hatlarına gelen verileri açıklıyor. Bu anlamda şiddet boyutunu gösteren genel fotoğrafı olmadı” dedi.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ UYGULANSAYDI…
Salgın sürecinde kadınların devletin kurumlarına ulaşamadığını, ulaşınca da cevap alamadığını söyleyen Güllü, devletin bu süreçte kadınlara dair yükümlülüklerini yerine getirmediğini gibi imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açtığına dikkat çekti. Güllü, “Tüm soruların cevabı Türkiye’nin dirayetli sürdürülebilir bir kadın politikası olmayışından kaynaklıdır. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamış bir iktidar olsaydı, bugün bunların birçoğunu konuşmamıza gerek kalmayacaktı. Veriler de bize Türkiye’de kadınların bir meta olduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin had safhada olduğunu gösteriyor. Kadın politikasının yürütülmesi için devletin adım atması gerekir. Türkiye kadına yönelik şiddetin önlenmesi için imzacısı olduğu yasaları uygulasın” diye konuştu.

Bu hafta öne çıkanlar

Marksizm ve Hukuk Okulu Yeni Döneminde Çevrimiçi Devam Edecek

Demirtaş’ın avukatı: Erdoğan gizli sanık yapılmış

Demirtaş gazetecilere gönderdiği mektupla ‘hakikati’ anlattı

Trabzon Emniyet Müdürü: “Onlarca hilal bıyıklı bozkurdum ‘sayın müdürüm bizi ne zaman Karabağ’a gönderecek’ diye bekliyor”

Çavuşoğlu’ndan muhalefete: Seçim olsa da iktidar size verilmeyecek

Erdoğan’a hakaret davalarında rekor artış, 18 yaş altı 903 çocuk var

Currently Playing

Gergerlioğlu: Tacizin belgesi mi olur?

Gergerlioğlu: Onu duymayan insanlık, duymayan Müslümanlar, maalesef bir başka oruca başladılar

Gergerlioğlu: Tacizin belgesi mi olur?

Güncel
Viyana’da sinagog yakınlarında silahlı saldırı: 7 ölü

Viyana’da sinagog yakınlarında silahlı saldırı: 7 ölü

Dünya
Denizli Valisi Atik’in ‘Maskeniz neden takılı değil?’ sorusuna esnaftan yanıt: Gebermek istiyorum, canıma yetti

Denizli Valisi Atik’in ‘Maskeniz neden takılı değil?’ sorusuna esnaftan yanıt: Gebermek istiyorum, canıma yetti

Güncel
Malum Medya

© 2020 Malum Medya

Bağzı şeyler

  • Tüm Haberler
  • Gizlilik politikası
  • Hakkımızda
  • Künye

Bizi takip edin

No Result
View All Result
  • Gündem
  • Kadın
  • Ekoloji
  • Forum
  • Çeviri
  • Video

© 2020 Malum Medya