Ordu’da, evinin bulunduğu binanın girişinde bıçaklanarak öldürülen, Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Ceren Özdemir’in (20) annesi Güfer Özdemir, Anneler Günü’ne buruk girdiğini söyleyerek Ceren’in her Anneler Günü’nde kendisine özel kahvaltı hazırladığını anlattı ve “O özel günleri çok güzel takip ederdi. Hiç kaçırmazdı. Bana sarılmasını çok özledim” dedi.
Ordu’nun Altınordu ilçesinde, 3 Aralık 2019’da, cezaevi firarisi Özgür Arduç tarafından takip edilip, evinin bulunduğu binanın girişinde bıçaklanarak, öldürülen Ceren Özdemir’in annesi Güfer Özdemir, Ceren’siz buruk bir Anneler Günü geçireceklerini söyleyerek, Ceren’in her Anneler Günü’nde sabah kahvaltısı hazırladığını anlattı. Güfer Özdemir, “Ceren, Anneler Günü’nde özellikle hediye almak isterdi. Zaman zaman da alırdı ama ben pek hediye istemezdim. En güzel şeyin öpücük olduğunu söylerdim. Pazar günü olduğu için Anneler Günü, Ceren bana pazar kahvaltısı hazırlardı. Yani sen hazırlama anne biz hazırlayalım deyip, ablasıyla birlikte hazırlarlardı. Ablası olmasa da kendisi hazırlardı. ‘Prenses gel’ diyerek kahvaltımızı birlikte yapardık. Bu en büyük sürprizlerinden birisiydi. Benim de çok hoşuma giderdi. Tabi buruk bir Anneler Günü geçireceğiz şimdi ama Ceren hep yanımızda” diye konuştu.
MÜCADELEYE DEVAM
Ceren’in ölümünde ihmali olanların ceza alması için hukuki mücadelesini sürdüreceğini kaydeden Özdemir, şunları dedi:
“Katil cezayı aldı ama katili sokağa salanlar cezayı almadı. Kanun dediler, aslında kanun değil. 3 veya 5 senesi kalan mahkumlar açık cezaevine çıkabilir o kanuna katılıyorum ama kanunu uygulayanların yanlışlığı vardı. Onlar ceza almadı. Ben onlar ceza almadığı sürece de rahat etmeyeceğim. Onların ceza alması Ceren’i geri getirmeyecek ama bundan sonraki süreçte diğer çocukların ya da diğer insanların bu şekilde mağdur olmaları, annelerin yüreklerinin yanmaması için mücadeleme devam edeceğim. Çünkü bir sürü suç unsuru varken sokağa bırakılmasında görevlilerin çok büyük ihmali var. İhmali olanların ceza almasını istiyorum ve bu davanın da hiçbir zaman peşini bırakmayacağım. Sonuna kadar mücadele edeceğim. Benimle birlikte herkesin mücadele etmesi lazım. Sadece benim davam değil. Herkesin davası. Çünkü sadece benim çocuğumun katili değil, tüm toplumun katili. Benim çocuğumun hiçbir suçu yoktu. Ortaya atılan bir bombaydı. Onu o sokağa bırakanlar mutlaka ceza almalı diye düşünüyorum”